Hangi Hayatınızı Yaşıyorsunuz?
Belki siz de benim gibi, hayatınızın farklı versiyonlarının nasıl olabileceğini hayal etmişsinizdir. Eğer hayatınızın kritik aşamalarında yaptığınız seçimleri, verdiğiniz kararları düşünürseniz, şimdi çok daha farklı bir hayat yaşıyor olabilirdiniz. Hakketiğimizi yaşıyoruz ancak en istediğimizi yaşadığımızı söyleyebilir miyiz ? Hayatın labirenti içinde değişik yol ayrımlarına gelince nasıl davranırız ? Yeni yollara girerken, ne umar, neler buluruz ? Böyle zamanlarda ve belki de hayatımızı aniden etkileyen, farkında bile olamadığımız, hiç beklenmedik anlarda içimizdeki sesle daha etkin bir diyaloga girmemiz gerekir. Hayattan neler istediğimiz, aslında ne “olmak” istediğimizle yakından ilgilidir. Bu yönde yapabileceklerimizi, içsel enerjimizi, iç sesimizi daha iyi tanıyarak yapabiliriz.
Hayatımızın belirli dönemlerinde, önemli döngüler içinde büyümemiz, olgunlaşmamız yönünde testlerle karşılaşarız. Büyümek için risk almamız, o alıştığımız hayatın aslında hep de istediğimiz gibi gitmeyeceğini farketmemiz ve kendimize itiraf etmemiz, değişimin değişmeyen tek şey olduğunu anlamamız, bizi olası hayatların en iyisine yönlendirecektir. Gelecekteki seni bulabilmek için, filozof Herakleitos’un dediği gibi, aynı nehirde bir kez daha yıkanamayacağımız gerçeğini içselleştirmemiz gerekir. Tüm bu değişim süreçlerinde kendi kendimizi dürüst biçimde bilebilmek, anlamak için Astroloji gibi kozmik bir aynanın yardımı çok şey kazandırabilir.
Olası hayatlar
Astroloji konusunda çarpık bilgilere sahip çoğu kişi, Astroloji’nin bize kesin, değiştirelemez bir gelecek tasarladığını sanır. Halbuki, Astroloji bize olası hayatlarımız konusunda bir menü sunar. Bu menüden hoşumuza giden seçenekleri doğru biçimde elde edebilmek için hepimizin evrensel gerçeklerle yüzleşmesi söz konusudur. Her şeyin, her hayatın bir bedeli ve sorumluluğu vardır. Eğer kendimizi tanıma yolunda dürüst davranır ve kendimizi keşfetme sürecine girebilirsek, çok daha tatminkar bir hayat yaşarız. İşte tam da bu yönden, Satürn hayatımızdaki gerçekleri, sorumlulukları ve bizi biz yapan sınırları çeker. Sınırlama olmadan büyümeden de söz edemeyiz. Sorumluluk aldığımız sürece büyüyebiliriz. Hayat piyangodan çektiğimiz bir bilet değildir, eninde sonunda bunun farkına vararız.
Kendi eksiklerimizi görebilmek, bu yönde adım atmak ve değişime inanmak, sahip olduğumuz yetenekleri anlamamız ve somutlaştırabilmemiz açısından en güzel erdemdir. Bizler kendimizi en iyi biçimde kavradıkça, bu yönde alabileceğimiz sorumluluklarla kendimize en iyi olası hayatı da yaratmış oluruz. Önümüzdeki 2,5 yıl boyunca Terazi burcunda kalacak olan Satürn şimdi bu gerçeklerin ilişkiler, denge ve uyum içinde ifade bulacağını gösteriyor. İlişkiler, anlaşmalar, evlilik ya da ortaklıklar bizim için yeni bir büyüme yolu olacak.