Kadim Maji Sırları Saklı Gerçekler
Maji yaptığımız değil, olduğumuz şeydir. O binlerce yıldır dünyanın her yerinde vardı ve sanayileşmiş, yüksek teknolojide ustalaşmış modern çağımızda bile var olmaya devam etmektedir. Çeşitli nedenlerden dolayı son birkaç asırda eski ihtişamını yitirmiş ve kadim bilgiyi arayan birkaç insanla sınırlanmıştır. Fakat artık şartlar değişiyor, maji tekrar ana ilgi odağı haline geliyor. Modern medya halkın dikkatini majiye çekiyor. Halkta eski büyücülere dair anlatılan masalların gerçek olmasına dair derin bir istek var. Majisyenler ve büyücüler günümüzde de var olsa da, artık kimliklerini belli eden mücevherler takmıyor ve insanların arasında cübbeleriyle dolaşmıyorlar. Kadim yolları sessizlikle takip ediyor, sükunet içinde atalarımızın sözünü ettiği mucizeleri yaşıyorlar. Majinin bugün hâlâ var olmaya devam etmesinin sebebi, onun gerçek ve çalışan bir sistem olmasıdır. Bunu bizzat görmenizin vakti artık gelmiştir.
Bundan birkaç asır önce böyle bir kitaba sahip olmak, yakılma sebebiniz olurdu. Okült ve majiye ait kitaplar bugün kitapçıların raflarını süslüyor. Modern maji hakkında ne kadar çok kitap varsa, o kadar az majisyen vardır. Zamanla bu da değişebilir, fakat bunun değişip değişmeyeceği sizin gibi insanların majiyi bir hayat yolu olarak kucaklamalarına ikna edecek kesin tecrübeler yaşamalarına bağlıdır. Bunun gerçekleşmesi için majinin eski temeline dönmeli ve onu bir tür ritüel-psikoloji ve zihin gücü olarak görmek yerine, gerçek nesnel bir sanat olarak algılamalıyız. Majisyen için bir sonraki adım majiyi çevrelerindeki dünyadan faydalanmak ve bilgileriyle toplumlarına yardımcı olmak için kullanmaktır. Eskilerden Hillel bir vakitler şöyle demişti: “Eğer ben kendim için değilsem, kim benim için? Ben yalnızca kendim içinsem, ben neyim? Şimdi değilse, ne zaman?” Gelecekte majiye neler olacağı bir bilinmez, fakat size işe yarayan, güvenli ve gerçek majiyi vererek bu geleceği emniyete alabiliriz. Size yalnızca ruhani, duygusal ve fiziksel olarak faydalı olmakla kalmayacak, etrafınızdakilere el vermenizi ve dünyada bir farklılık yaratmanızı sağlayacak bir maji verebiliriz. Bu kitap sizi zorlayacak ve sınırlarınızın ötesine itecektir, fakat aslında hayatınızı değiştirecek olan ve dilerseniz dünyayı daha iyi bir yer haline getirmenize yardımcı olacak şey kitap boyunca verilen maji uygulamalarıdır. Bu kitaptaki teknikler ve ritüeller siz onları uygulamaya sokmadıkça kağıt üzerinde laflardan ibaret kalacaktır. Maji içinde büyü formülleri olan bir kitap almak ve – abrakadabra – fizik yasalarını aşmak değildir. Majisyenler yıllarca majiyi uygular ve yaşarlar. Nasıl din kitapları okuyarak derin dini deneyimler yaşayamazsanız, majiyi kuramsal olarak etüt etmek gerçek majikal deneyimler yaşatmaz. Gerçek bir majisyen olmak için majiyi uygulamalısınız.
Majide yeniyseniz bizi bu hayat biçimine bağlı tutan şeyin ne olduğunu merak edebilirsiniz. Maji son derece bireysel bir iş olduğu için bu, kişiden kişiye değişir. Bununla birlikte size kendi nedenlerimizi anlatabiliriz. Yıllardır maji yapmamızın sebebi, onun hâlâ insanoğlunun bugün sahip olduğu en önemli ruhani disiplinlerden biri olmasıdır. Maji bize her şeyden önce, birçok ruhani mucizeyi, aydınlanmayı, kişisel uyanışı, ruhani bulaşmaları ve birçok şeyi kişisel bir düzeyde yaşatacak araçlar sunar. Maji, peygamberlerin ve ariflerin yaşadıklarını gündelik hayatınızın bir parçası kılar. O ayrıca bize doğanın ruhuyla uyum içinde yaşamanın, farklılık ve önyargı engellerinin ötesine geçmenin, bizi kat be kat olgunlaştırmanın araçlarını sunar. Bize doğru eşi bulmaktan şifa almaya kadar, maddi hayatımızdaki meseleleri ve engelleri idare etmemizi sağlayacak bir sistem sunar. Majiyi sevdiğimiz için yapıyoruz, çünkü o bize tarifi imkansız sevinçler sunuyor. Maji bilgelik yoludur. Maji aşk yoludur. Maji size kişisel aydınlanma getiren ve bu aydınlanmayla birlikte devasa bir yaşama gücü veren ileri ruhani bir disiplindir.
Geçmişte maji öğrenmek istediğinizde bir Usta (Magus) arardınız. Yıllarca bu majisyenin çıraklığını yapar ve ondan sanatı öğrenirdiniz. En iyi yol hâlâ budur. İnsanlar yerleşmiş bir kurum içinde bir öğretmenin rehberliği altında maji öğrenmek için majikal tarikatlara, kovenlere, gruplara, cemiyetlere katılmaktadırlar. Majisyenler yerel tapınakların çevresinde oluşturulmuş gruplarda birleşirler ve bazıları mükemmel grubu aramak için gezgin gibi dolaşırlar. Bir gruba ait olma korkusuyla birlikte, yaşanan hüsranlar son zamanlarda solo çalışmaya dair bir eğilim yaratmıştır. Eğer binlerce majisyenin ve sosyal desteği olduğu bir şehirde yaşıyorsak bu bir sorun oluşturmaz. Fakat böyle bir şey yoktur ve bu yol zaten kendimizi başkalarında yalıtmamıza gerek kalmayacak kadar yalnız bir yoldur. Bugün majikal tapınaklara geçmişte olduğumuzdan daha fazla ihtiyacımız vardır. Bugün dünya, bizi geçmişin karanlığına götürmek isteyen dini fanatiklerin yükselişine tanıklık etmektedir. Majikal localar majisyenleri birleşip kendi hayat biçimlerini korumaları için önemli yerlerdir. Bu yerler kusurdan azade olmasa da, okült öğrencilerin öğretmen bulmalarına hizmet edecektir. Raflardaki kitapların sayısı arttıkça, yeni başlayanlar çelişik bir malumat bombardımanına maruz kalmaktadır. Altının kumun arasından süzülüp yüzeye çıkması yıllar alacaktır, majikal tapınakların kurulmasıyla maji uygulamasında zaman kısalacaktır. İyi öğretmenler çok ihtiyaç duyulan ve çok az kitabın sağlayabileceği tecrübeli rehberliği sunabilirler.
Bununla birlikte kitaplar ve maji birbirlerinden ayrılamazlar. Maji kelimesinin kökeni Magus kelimesine dayanır, Farsça’dan gelen bu kelime Bilge İnsan anlamına gelir. Dolayısıyla majisyenlerin kendi kitaplarını sevmesi şaşırtıcı olmamalıdır. Doğrusunu söylemek gerekirse kitaplar mirasımızı asırlardır korumamızı sağlayan temel araçlar olmuşlardır. Günümüzde bile majisyenlerin ihtiyacını karşılayan daha iyi bir medya seçeneği pek yoktur. Kitaplar ve İnternet görünür gelecekte özel yerini korumaya devam edecektir.
Bu tür kitaplar sizi majisyen yapamazlar. Ancak bir majisyen olmanız için gereken araçları sunarlar. Muhtemelen, bu kitabı aldığınızda zaten bir majisyendiniz ve yeni bilgi arıyordunuz. Bu bir sorun yaratmayacaktır. Bu kitap hem yeni başlayanlara, hem de başvuru aracı olarak kullanmak isteyenlere hizmet etmek amacıyla tasarlanmıştır. Kitap boyunca sanatımızı majiye yeni başlayan birine göre anlattık, deneyimli bir majisyenseniz bu durumu dikkate alınız. Bu kitapla benzeri kitaplar arasındaki başka bir fark da burada sanatımızın en temellerini anlatan bir yaklaşım benimsememizdir. Size sunduğumuz kadim teknikler modern Batılı okur için az biraz değiştirilmiş olsa da, eski ruhlarını ve etkililiklerini korumaktadırlar. Uygulamamız çevre şartlarımıza uyumlu olmalıdır, fakat bu kadim uygulamaları tümüyle bir kenara bırakacağımız anlamına gelmez. Maji canlı ve organik bir gelenektir, ama bir gelenektir.
Bir majisyen olmak için atılacak ilk adım ritüelleri ezberlemek veya formülleri öğrenmek değildir; yeni bir düşünce biçimi geliştirmektir. Çi denilen enerjinin varlığına inanmadan Tai Çi yapmak size bir yere götürse bile, bu yer çok uzak olmayacaktır. Kuşkusuz modern majisyenlerin hepsi aynı şeye inanmazlar. Bazılar yüksek majiye karşı aşağı majinin varlığına inanır; ayrıca majiyi ak, gri ve kara diye ayıranlar vardır. Ayrıca majiyi Jungcu psikoloji ve mentalizm (Zihinselcilik) açısından gören ve majinin yüzde doksanının psikoloji olduğunu ileri sürenler de var. İleri sürdükleri her şeyle hem fikir olmasak da bu görüşlere saygı duyuyoruz. Ne var ki bu kitapta temel kökene, yani geleneksel görüşe odaklanıyoruz. Bunu yapmamızın sebebi bir dogmaya saplanmamız ve geleneği gelenek aşkına korumaya çalışmamız değildir, ancak çeşitli okült akımları yıllarca inceledikten sonra bu yöntemlerin en iyi yöntemler olduklarına ve asırlardır birçok insan için işe yaradığı inancına vardık. Sizin de sonuçlar almanızı ve en iyi tecrübeleri yaşamanızı istiyoruz.
Yıllar içinde majikal deneylerimizle etkilenen, hatta şoka uğrayan bir sürü insanla konuştuk. Böyle bir şeyin bugün hâlâ mümkün olmasına şaşıyorlardı. Bunun nedeni bizim çok güçlü majisyenler olmamız değil. Dürüst olmak gerekirse, kendi majikal gelişimimizi güçle ölçmüyoruz. Sadece iki unsura, kendimizin ve başkalarının hayatına ne kadar Işık getirdiğimize ve yaptığımız işle ne kadar sevgi ürettiğimize bakıyoruz. Bizim için majikal deneyim, majiyi asırlar önceki atalarımızın uyguladığı biçimde uygulamaya bağlıdır. Bir şeyleri doğru yapıyor olmalılar ki asırlardır ölmeyen efsanelere ve hikayelere ilham kaynağı olmuşlar. Yanlış anlaşılmayalım, doğaüstü güçler ve insan üstü psişik yetenekler iddiasında bulunmuyoruz. Fakat başka insanların doğaüstü dedikleri fiziksel tezahürler meydana geldiğinde bizi şaşırtmayacak kadar çok şey gördük.
Kadim majisyenlerin biçim değiştirme (transformasyon), tayyi mekan veya vücudunu başka bir yere taşıma (teleportasyon), bir şeyi havaya kaldırma (levitasyon) ve görünmezlik gibi majinin daha sıradışı iddiaları, ne majisyenin kendi gücünün bir ürünü, ne de cahilleri yanlış yönlendirmek için söylenen yanlış bir bilgidir. Majisyenler insanlıktan eski, görünmez ve yarı fiziksel olan bazı varlıkların var olduğuna inanırdı. Bunlar her kültürde farklı isimlerle çağrılmışlardır: Elfler, Sidhe, Cin, Kadim Varlıklar ve benzeri. Majisyen ruhani çalışma sayesinde bu varlıklarla temasa geçer ve onların yardımını alır. Örneğin Cin majisyeni havaya kaldırabilir. Birçok insan onları görmediği için levitasyonun majisyenin gücü sayesinde olduğuna inanır. Bu varlıkların yardımına layık olmak için yapılan ritüeller, majikal yolun küçük bir kısmını oluşturur. Majikal uygulama her şeyden önce İlahi Gizemler’in kapılarını açmak için kullanılan bir araçtır.
Geleneksel maji ruhanilik ve ruhlar üzerine yoğunlaşmıştır. Kadim majisyenlerin bahsettikleri varlıklar, onlar için en az Güneş ve Ay kadar nesnel bir gerçekliğe sahipti. Majisyenlerin çalıştığı kuvvetlere Arap majisyenler Ruhaniyat derdi. Yunanlar ona Pneuma, Hintliler Prana derler. Bunlar doğadaki bütün canlı şeylerde vücut bulan, İlahi Ruh’un faal hale getirdiği ruhani tecelliler, güçlerdir. Bu Ruhaniyat ile çalışmak sadece majisyenin hayatını değil, onun kişiliğini ve dünya görüşünü de değiştirir. İnsana bugün esef verici biçimde dünyamızda eksik olan kozmosla bağlantılılık hissi verir. Kadim majisyenler için zihin ve imgelem gücü kaynak değil, araçtı. İlahi Varlık ruhu etkiler, ruh zihni etkiler, zihin fiziksel biçimi etkiler. İlahi Varlık’ın rolünü kabul edip onun yaşayan iletkenine dönüşerek, maji sınırsız bir potansiyelle özgürleştirici bir süreç haline gelir. Maji için bütün kozmos, fiziksel, zihinsel ve ruhani her katmanıyla birbirine bağlı canlı bir varlıktır. Her şeyin onu Tek İlahi kaynağa bağlayan bir ruhaniyeti olduğuna inanır. Bu durum Hermes’in Zümrüt Tablet’inde çok güzel bir biçimde ifade edilmiştir:
“Yukarıdaki aşağıdan gelir, aşağıdaki yukarıdan gelir, her şey birden geldiğinden, birlikte birin mucizesini gösterirler.” (Jabir Ibn Havyan çevirisi)
Beşeri bilginin diğer dalları gibi maji de insanlığın en temel ihtiyaçlarına hitap etmeye çalışır. Bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz şey değişim ve değişimi kontrol etmek gibi görünüyor. Hayatlarımızı ilerletmek, durumumuzu istediğimiz zaman, istediğimiz yönde değiştirme yeteneği istiyoruz. Majikal literatürün kişinin maddi durumu, medeni hali, sağlığı gibi şeyleri değiştirme teknikleriyle dolu olmasının sebebi budur.
Kadim formüller majisyenin isteğini gerçekleştirmesi için melekleri ve diğer ruhani varlıkları kadim ve güçlü kutsal isimlerle çağırır. Majisyen arketipi böyle doğmuştur: O cübbesi içinde fidan gibi dikilir, elinde bir erk asası tutar ve varlıkları celp eder. Bu varlıkları kendi otoritesiyle değil, İlahi Olan’ın otoritesiyle çağırır. İlahi Olan, doğrudan veya dolaylı olarak bütün majikal olayların kaynağıdır. Majisyen birliğin ve ruhani dengenin özsel gerçekliğiyle uyum içinde olan bir gerçeklik inşa etmeye çalışır. İçsel kozmosunu güçlü bir temel üzerinde yeniden inşa ederek, majisyen en yüksek bilgelik düzeyinin örneği olur. İlahi Olan’ın yaşayan elçisi olduktan, Işık’la dönüştükten sonra, majisyen Kozmos’un ruhani güçlerini kendine yardım etmek için çağıracak otoriteye sahip olur. Gerçek güçlü majikal olaylar sizin iradeniz ile İlahi İrade aynı olup birlik içinde çalıştığında gerçekleşir.
Majikal Başarının İlkeleri
Her sanatın en yüksek başarı için tasarlanmış ilkeleri ve takip edilecek yolları vardır. Maji bir istisna değildir. Ortaçağlı okült alimler çeşitli deneylerin bir sonucu olarak, okültizmin her dalı için farklı prensipler kaydetmişlerdir. Tradisyonumuzun birçok ustası bu ilkelerin kendi başarılarının sırrı olduğunu söylese de, onları burada, sizi dogmanın altında ezmek için sunmuyoruz. Daha modern yaklaşımlara alışkın olanlar bu kuralları fazla katı bulabilirler, fakat kendi tecrübelerimiz bize onların geçerli olduklarını gösterdi. Dileğimiz sizin başarılı olmanız. Buradakilerden mümkün olduğunca çok ilkeyi yüreğinize işlerseniz, majikal çalışmalarınızın sonuçlarının devasa ölçülerde ilerleyeceği kanaatindeyiz. İlkeler belli bir sıraya göre verilmemiştir, kendinizi bütün ilkelere birden ve hemen uymak zorunda hissetmeyiniz. Başlangıç olarak hem fikir olduğunuz ilkeleri takip edip geri kalanları deneyiniz. Onların neden değerli olduklarını kendi tecrübelerinizle görmeniz yeğdir.
İYİ KARAKTER: Majisyenler kusursuz erdem arketipleri değildir. Biz insanız, bütün kırılganlığı ve gücüyle. Ne var ki çalışmamız bizim aydınlık bir doğaya sahip varlıklarla yan yana durmamızı ve meleklerin huzurunda yürümemizi sağlar. Maji bizim beyhude şeyler aramayan, sığ maddeciliğin saplantısına batmamış canlı bir ruha dönüşmemizle ilgilidir. Çevrenizle ilişki içinde kim olduğunuzu kabul görün ve kabul edin. Ruhunuzu Yüce Ruh’un ve en yüksek erdemlerin peşinde gitmeye yoğunlaştırın.
Dini inançlarınıza aykırı herhangi bir şey yapmaktan imtina edin. Bir şekilde dininize aykırı düştüğüne inandığınız bir majikal çalışma yaptığınızda veya en derinlerinizde doğru olduğunu bildiğiniz bir şeye ters bir davranışta bulunduğunuzda, bu sizi suçluluk, utanç ve pişmanlık duygularına sürükleyecektir. Size belli bir dini veya belli bir ahlaki ilkeleri şart koşmuyoruz. İnancınız ve ilkeleriniz ne olursa olsun, onlara sadık kalın. Eğer bir Işık majisyeni olmayı veya daha çok bilinen ismiyle Ak Büyücü olmayı diliyorsanız, şiddetten kaçının ve sevgi dolu, ahlaki bir hayat sürmeye çalışın. Eski Maji kitapları sizden doğruluk içinde hareket etmenizi tembih ederken, size kendi dönemlerinin ahlakını vaaz etmiyorlardı. Söylemek istedikleri yalnızca şuydu: “Benzer benzeri çeker.” Sevgi, ışık ve hayat ilkeleriyle ne kadar uyum içindeyseniz, ruhani alem ve bu değerlerin cisimleşmesi olan varlıklarla o kadar uyum içinde olursunuz.
TEMİZLİK: Maji uygularken yaşadığınız yere yüksek mertebeden birçok ruhani varlık davet etmiş olursunuz. Temizlik ortamın titreşimlerini yükseltir. Eski majisyenler uzun süren majikal ritüeller sırasında günde yedi kez kadar yıkanırdı. Kuşkusu bu kitapla yapacağınız maji seviyesi için böyle bir temizlik gereksizdir. Bununla birlikte maji çalışırken ortam ve kıyafetleriniz temiz olmalıdır. Aynı şekilde yazı yazmak için kullandığınız mürekkep, kağıt ve metaller gibi araçlar da.
DİYET: Başarılı bir majikal çalışmanın önündeki sık rastlanılan bir engel dolu bir midedir. Günlük uygulamalar için çalışmanızı yemek yemeden önce veya yediklerinizi iyici sindirdikten sonra yapın. Geleneksel olarak majisyenler karmaşık ritüelleri yaparken uzun süre boyunca oruç tutarlardı. Ayrıca siz yediğiniz şeysiniz diyen eski sözü mutlaka duymuşsunuzdur. Yiyecek enerjidir ve hayvani ürünler titreşiminizi sebzelerden farklı etkilerler. Eski majisyenler çalışmalarından önce ve çalışmaları sırasında et yemekten imtina ederlerdi. Birçoğu vegan bir diyeti takip ederek yaşamıştır. Fakat isterseniz maji çalışırken et yemeye devam edebilirsiniz. Biz de et yerken öyle yapıyorduk. Ne var ki dürüst olmak gerekirse et yemeyi bıraktığımızda majikal çalışmamız çok ilerledi.
Eski majisyenler bazı sebzeler yemekten de kaçınırlardı. O vakitlerde insanların diş fırçaları ve gargaraları yoktu. Genel felsefelerine göre majikal çalışma öncesinde ve çalışma sırasında sarımsak, pırasa, soğan gibi keskin kokulu şeyler yemek ağzınızda kötü bir koku bırakırdı. Bunlar çok yendiğinde ise koku terinizle çıkardı. Kadimler saflık ve temizliğe çok önem verirlerdi ve isimlerin zikri sırasında kötü kokmak istemezlerdi. Ayrıca bu sebzelerin kokularının Cinlerin hoşuna gitmediğine ve onları getirmeyi zorlaştırdığına inanırlardı.
İZİN ALMAK: Maji uygularken kadim enerjileri kullanacak ve meleklerden cinlere kadar birçok varlığı davet edeceksiniz. Bugünün majisyenleri bunu istedikleri amaçla ve istedikleri zaman yapabileceklerine inanıyorlar. Bu pek doğru bir şey değildir. İzin almak bir ritüelin başarılı olması veya olmamasını belirleyebilir. İzin bir inisiyasyon (el alma) halinde de gelebilir. Bir melek çağrılmadan önce o melekle bir anlaşmayla da sonuçlanabilir.
Bu izin bir kehanet sonucunda da belirebilir. Çalışmanızın başka insanların hayatında bazı etkileri olacaksa veya yüksek derecede tekamül etmiş bir varlığı davet edecekseniz, kehanette bulunmak özellikle önemlidir. Eskilerin kullandığı kehanet tekniklerinden biri, birkaç hafta boyunca devam eden belli bir ritüelden ibaretti. Eğer majisyen operasyonun sonucunda elinde bir leke belirdiğini görürse izin aldığını bilirdi. Diğer yöntemler bazı dualar edip tefekkürlerde bulunmak ve sonra nasıl hissettiğine bakmaktı. Eğer içlerinde korku uyanırsa ritüel yapılmayacak, fakat kendilerini açık ve huzurlu hissediyorlarsa ritüele izin çıktı demekti. Modern okültistler Tarot gibi başka yöntemlere güveniyorlar. Her ritüel yaptığınızda kehanet kullanmak zorunda değilsiniz. Sizden sadece enerjilere uyumlu olmanız ve çalışmadan önce işbirliği yapacağınız varlıklarla yolunda giden ilişkilere sahip olmanız beklenmektedir.
GÖĞÜN İZLENMESİ VE RİTİM: Majikal akımlar göksel gelgitlerin etkisi altındadır. Bugün ortalama bir sonuç olarak yaptığınız ritüel ertesi gün son derece başarılı olabilir. Bazı ritüeller astrolojik şartlardan diğerlerine göre daha fazla etkilenirler. Bu gelgitleri takip edebilmek için majisyenler, bugün çok iyi bilinen gezegensel saatler gibi okült tablolar ve takvimler yapmışlardır. Kimi günlerin yapıcı çalışmalar için daha iyi olduğu, kimi günlerin ise yıkıcı çalışmaya daha uygun olduğuna inanılır. Bu günler kameri takvime dayanır ve Ay’ın gökyüzündeki konumuyla ilgilidir. Aşağıdaki günler yıkıcı günlere ait olduğu için yapıcı çalışmalar için kullanılmazlar: 3., 5., 13., 16., 21., 24. ve 25.inci günler.
Diğer önemli okült zamanlama emareleri, ay menazilleri ve yükselenle gezegenleri hizada olması veya gezegenlerin yükselene iyi açılar yapmasıdır. Ayrıca her ay fazı yapılacak çalışmanın türünü etkiler. Bu etkiler yalnızca çalışmanın türüyle değil, aynı zamanda ayrıntılarıyla ilgilidir. Genel olarak yapıcı işler için büyüyen ay, yıkıcı işler için ise küçülen ay iyi bir vakit oluşturur. Bu ilkelere çok özel durumlarda yer değiştirebilir, dolayısıyla çok kapsayıcı kurallar olarak görülmemelidir. Fazları büyüme ve küçülme olarak düşünüp çalışmanızın ayrıntılarına bakın. Ayrıca başka bir vakti bekleme konusunda uyarı yapan diğer astroloji etkenlere bakmanız gerekebilir. Kötü etkiler altında büyüyen bir ay, yapıcı bir çalışma için iyi bir iletken değildir. Başarı şansınızı arttırmak için bu gelgitleri iyi takip etmeye çalışın.
Gördüğünüz gibi kadimlerin majisi yıldızların ve göklerin ekseninde dönüyordu. Onlar hatta belli konfigürasyonların olduğu vakitlerde tılsımları ve nazarlıkları dışarı çıkarıp yıldızların ışığıyla yüklerlerdi. Bugün bile Irak’ta Dolunay’da dışarı çıkıp çıplak kutlamalar yapan kadın büyücülere bizzat tanık olduklarını söyleyen insanlar var. Bu büyücüler ritüellerinde yardımcı olması için ayın enerjisini çekerler. Burçların ışınlarını yakalamak, astroloji temelli birçok ritüelin başarı ilkelerinden biridir.
DOĞRU ZİHİNSEL TUTUM: Yapmakta olduğunuz majikal çalışma hakkında aklınızda tek bir kuşku bile olamaz. Kendinize ve sanatınıza güvenmelisiniz. Majinizin işlemediğini düşünürseniz, o size rağmen işler. Operasyon sırasında veya sonrasında kuşku başarısızlıkla sonuçlanabilir. Majikal ritüellerinizi sıkılmadan ve acele etmeden yapın. Kaç tane Hollywood filmi izlemiş olursanız olun, ilk denemenizden hemen sonuç beklemeyin. Bir ritüelin enerjilerinin farkına varmak için o ritüeli on kez veya daha fazla yapmış olmamız gerekir. Yıllar içinde majikal enerjilere daha uyumlu hale geliriz ve olaylar daha hızlı gelişir. Ayrıca bir tekniği veya operasyonu uzun bir süre tekrar tekrar yapma alışkanlığını edinin ve bir yöntemden ötekine atlamayın. Elleriyle tahtaları kırabilen dövüş ustalarını düşünün. Böyle bir şey uygulama, kararlılık ve en önemlisi başarma azmi gerektirir.
Bir majikal ritüel yaparken zihninizi ona odaklayın. Eğer aile, para veya alacağınız haberlerle ilgili endişeleriniz varsa veya duygusal olarak karmaşıksanız hatalar yaparsınız. Hatalar dikkatinizi dağıtıp çalışmanızın akışını bozar. Ritüel maji kusursuz bir tiyatrosal performanstır; tutkudan ve kalpten taşar. Ne var ki dikkatiniz kesintiye uğrarsa tekrar başlayıp başlamamayı, çalışmanın işe yarayıp yaramayacağını düşündürtür ve iyi sonuçlar almak zorlaşır. Odaklanmaya yardımcı olması için her bir ritüeli eksiksiz bir biçimde ezberlemeye çalışın. Bir kağıttan okumazsanız, duygularınızı ve tutkunuzu majiye yansıtmanız daha kolay olur. Eğer bir ritüel yaparken veya yeni bir ritüel öğrenirken kağıtlar kullanacaksanız harfler büyük olsun. Böylece dikkatiniz fazla dağılmadan kağıda hızla göz atabilirsiniz.
Majikal çalışma ve dikkati toplu tutmak için en iyi yer insanların ve kent hayatının dikkat dağıtıcılığından uzak yerlerdir. Kendinizi tümüyle kapatmanız veya ormanlık bir araziye çekilmeniz her zaman mümkün olmasa da, hiçbir sesle rahatsız edilmeyeceğiniz zamanları seçmeye çalışın.
SESSİZCE YÜRÜMEK: Sonuç veren bir majikal çalışma yaptığınızda ilk tepkiniz onun hakkında övünmek olacaktır. Çalışmalarınızı Hermesciliğe yakışır bir biçimde mühürlü tutun. Yapacağınız maji üzerine konuştuğunuz zaman o enerjiyi cisimleştirirsiniz. Genellikle yapacağı şeyleri anlatan majisyenler sonunda hiçbir şey yapmazlar. Başkalarını etkilemek için yaptığınız çalışmaları anlatırsanız kendinizi onların eleştirisine ve alaylarına açarsınız. Eninde sonunda kendinizden kuşkulanırsınız ve zihniniz majinize karşı çalışır.
NESNELEŞTİRME: Belli bir amaç veya birini, mesela kendinizi etkilemek için majikal çalışma yaptığınızda, bir nesne ile bağlantı kurduğunuz zaman ilerleme olduğunu göreceksiniz. Bu nesne bir imge veya fotoğraf olabilir. Kendinizi altın parlak bir aurayla çevrili imgeleyerek bir şifa tılsımını nesnelleştirebilirsiniz. Eğer yaratıcı yetenekleriniz bunun için yeterli değilse veya bir fotoğraf bulamazsanız, amacınızı ve kişinin adını net ve anlaşılır bir şekilde bir kağıda yazın.
ADANMA: Maji ruhani bir yoldur; birçok çalışmamız ve ritüelimiz kutsal isimlerle ve varlık çağırmakla ilgilidir. Varlıklar iş sonrasında heves ederek veya canımız istediğinde celp edebileceğimiz şeyler değillerdir. Bu kutsal bir bağlamda yapılır. Maddi mücadeleyle geçen uzun ve zahmetli bir günün ardından kendinizi kutsal bir bağlama taşımanın en iyi yolu duadır. Çalışmalardan önce ve sonra kalbinizi açmak ve zihninizi ruhla uyumlu hale getirmek için dua edin. Kadim majisyenler okült kurallara göre düzenlenmiş koca bir dua kitabı oluşturmuşladır. Modern laik toplumda çok az majisyen bu duaları aramış veya onları yeniden yayınlamaya kalkışmıştır. Bu dualar çok güçlüdürler. Ama yürekten yapılan her dua öyledir. Çalışmalarınızın belli bir aşamasında kullanmak isteyebileceğiniz başka bir önemli dua koruyucu meleğinizin sizi kutsaması ve üzerinize inmesi için yapılan duadır.
VARLIKLA İLİŞKİ: Her ruh veya varlıkla, onun doğasına uygun bir şekilde çalışın. Ondan inanmadığı veya tabiatına aykırı bir şey istediğinizde onu gücendirme ihtimaliniz var. Yüce ruhani varlıkları yıkıcı veya yaralayıcı operasyonlarda kullanmamanızın öğütlenmesinin nedeni budur. Bu onların onurlarını zedeler ve onlarca hakaret olarak kabul edilir.
Varlıklar aleminden edindiğiniz her şeyi körce izlemeyin, fakat kendini beğenmiş bir biçimde ret de etmeyin. Varlıklar çok acil olmadıkça nadiren bilgi verirler, gelen bilgi de ciddi bir talebiniz üzerine gelmiştir. Melekler ve ruhani varlıklar tümüyle İlahi olanın egemenliğinde olmayan herhangi bir tavsiyede, nasihatte veya yorumda bulunmadıkları onları dikkatle ve saygıyla dinleyin.
ZİKİR: Majiyle ilgili filmler seyrettikten sonra bu sanata gelen insanların her şeyin tek bir büyülü sözle halledildiğine inanmaları hoş görülmelidir. Gerçekte majikal erk isimleri defalarca zikredilir. En yaygın ilke erk isimlerini üç kez tekrarlamaktır. Bununla birlikte bazın zikirler yüzlerce, hatta binlerce sayıya kadar yapılabilir. Operasyonun süresine ve yoğunluğuna bağlıdır bu. Zikir zihni toplamak ve enerjiyi arttırmak için kullanılır. Bu zikirler genellikle matematiksel olarak hesaplanır. İşin püf noktası sizin dikkatiniz odaklamak zikri yitirmeden saymaya çalışmamaktır. Eğer dikkatinizi yitirme pahasına elinizle saymak zorundaysanız, saymayı bırakın, sadece istenilen sonucu elde edene kadar zikre devam edin.
TÜTSÜ KULLANIMI: Majikal ritüellerde tütsü kullanmanın üç temel nedeni vardı. Biri koku ve kokunun majisyenin bilincindeki etkisiyle ilgilidir. İkincisi titreşimle ilgilidir. Üçüncüsü ise ruhaniyata besin ve hediye vermekle ilgilidir. Bazı bilgeler her operasyon için özel bir tütsü kullanıldığını ileri sürüyorlar; bazıları ise gezegensel karışımlarla yetinirken, diğerleri basit bir aselbant sakızı ile günlük karışımını tavsiye etmektir. Genel olarak tütsü karışımları kömür üzerinde yakılabilir ve birçok yerde bulunabilir. İsterseniz hazır tütsü de kullanabilirsiniz. Majikal karşılığa ilave olarak önemli olan faktör sizin çevresel şartlarınız ve dumana karşı duyarlılığınızdır.
YÖNLENDİRME: Majikal çalışma sırasında majisyen yüzünü çevireceği yöne karar verir. Majisyenler elementler, gezegenlerle çalışır ve tıpkı denizciler gibi sabit bir noktaya ihtiyaç duyarlar. Bu noktaların en eskisi kuzey kutbudur. Zamanla insanlar majikal çalışmalar için yüzünü Kudüs’e veya Mekke’ye döner oldu. Modern majisyenler günümüzde doğuyu, güneşin doğduğu yönü kullanmaktadır. Kendiniz için uygun bir yön seçin ve çalışmalarınızı bu yöne göre düzenleyin. Bu kitapta en çok doğu kullanılacaktır.
DÜZEN VE GÜZELLİK: Maji ilhamının büyük kısmını doğadan alır. Ritüeller öyle bir şekilde oluşturulur ki belli bir sırayı takip ederek istenilen sonuca ulaşsınlar. Dolayısıyla bir operasyon sırasında, sistematik bir yol takip etmek mantıklıdır. Aynı şey tılsımlar veya vefkler hazırlarken de geçerlidir. Vefkleri yazarken sayısal sırayı takip edin geri kalan unsurlarda da yöntemsel bir tutum izleyin.
Maji bir sanattır, dolayısıyla majisyenlerin bütün eserlerini güzel yapmaya çalışmaları doğaldır. Bu güzellik maji ve zikirlerdeki uyumda da olabilir. Yapılan majikal aletlerin kalitesinde de. Bunun için usta bir sanatçı veya zanaatkar olmanıza gerek yok. Elinizden gelenin en iyisini yapmaya, net ve okunur bir yazı kullanmaya, boyutlar ve çizgiler arasında bir uyum yaratmaya çalışmak yeterlidir.
MAJİKAL METİNLER: Tılsımlarda genellikle sayılar bulunur. Kadim majisyenler bu rakamları belli okült yazılarla belirtmiştir. Çeşitli alfabelerle deneyler yapmış ve bunları başarılarına göre sınıflandırmışlardır. Amaç bütün doğada var olan matematiksel sayı kavramlarıyla geometrik biçimleri, yani majikal glifleri birleştirmektir. Eğer majikal yazıları biliyorsanız Arap veya Hint rakamları kullanabilirsiniz. İbraniler çok uzun zamandan beri sayılar için özel karakterler kullanmazlar, bunun yerine harflerin matematiksel karşılıklarından faydalanırlar.
İlksel Eğitim
Majinin geleneksel aletleri asa, pentakıl (beş köşeli yıldız), kadeh ve mızraktır. Bunlar iradeyi, bedeni, kalbi ve aklı temsil eder. Herhangi bir majikal operasyonun sonuç alabilmesi için bütün bunların uyum içinde çalışması gerekir. Zihin ritüelin farklı aşamaları ve içeriği üzerine odaklanmalıdır. Bu odaklanma imgelemeyi, dikkatin toplanmasını ve netliğini kapsar. Beden majikal operasyonlara ve fiziksel duruşlara dayanacak kadar güçlü olmalıdır. İrade odaklanmalı ve tümüyle operasyonun başarısına yönlendirilmelidir. Duygular uyanmalı, tutku canlanmalı ve enerjileri açık olunmalıdır. Sonuç kişiliğin tümüyle huşu içinde yanması, çalışmanın ve sonucun içinde erimesidir. Eğer yorgunsanız, ağrınız varsa, dikkatiniz dağılmışsa, ağır bir depresyondaysanız, duygusal uzaklık, tereddüt, özgüven, ilgi eksikliği vb. durumunda herhangi bir majikal çalışmanın başarılı olması çok zordur. Bununla birlikte bu fiziksel şartlar kronik hale geldiğinde mazerete dönüşebilirler. Bu yüzden her şeyin eksiksiz olmasını beklemeyiniz. Elinizden gelenin en iyisini yapmaya çalışın. Majikal çalışma genellikle fiziksel ağrı, duygusal dengesizlikler ve dikkat dağınıklığını giderir.
Majikal ritüeller sırasında imgelem süreciyle birlikte zihinsel dikkat ve duygusal şiddet kullanılır. New Age kitapları okuyan birçok okuyucu majinin tümüyle imgelem veya görselleştirmeden ibaret olduğuna inanmıştır. Eğer bu fikri mantıksal sınırlarına kadar götürürseniz, zihinsel olarak dengesizleşir ve kafanızın içine hapsolursunuz. İmgelemenin amacı majisyene majikal akımlarla bağlantı kurması ve majikal çalışmayı yönlendirmesi için yardım etmektir. Bu kitap boyunca imgeleme kullanan birçok alıştırmayla karşılaşacaksınız. Bunların amacı sonuçları geliştirmek ve netlik ve odaklanma sağlamaktır. Havada pentagram çizme basit örneğine bakalım. İki ayrı örnekte Nineveh havada pentagram çizmiş ve insanlar pentagramın herkesin görebileceği şekilde havada asılı kaldığını görmüştür. Çünkü pentagram yalnızca zihinde imgelenmemiştir. Eterik pentagram imgelemenin yardımıyla dört araç kullanılarak yapılmıştır. Pentagram Ninevah için onu başkalarının görmesini sağlayacak kadar gerçekti.
Birçok insan için imgeleme kolay bir iş değildir; tıpkı bir kazadan veya ameliyattan sonra hastalıklı kaslara alıştırma yapmak gibi bir şeydir. Çocukken bu imgeleme kasları güçlü ve esnekti. Birçoklarımızda olduğu gibi, yetişme yıllarımızda bazı yetişkinler bize “çocuk gibi davranmamayı”, “hayal gücümüzün fazla çalıştığı” gibi şeyler söyledi. Zihinsel olarak dengesiz biri etiketi yeme korkusu da bir etken olabilir. Sonuç olarak birçoğumuz çok canlı resimlerle düşünmeyi bıraktık, cinleri ve ruhları görmez ve işitmez olduk. Kaybedilmiş olan ruhani algılama yeteneği tekrar kazanılabilir. Kitaba gelişmenizde yardımcı olacak bazı alıştırmalar ekledik. Başlangıçta size fazla bir değişiklik olmuyor gibi gelse de, bu alıştırmaları yaptıkça algılarınızın güçlendiğini göreceksiniz. İmgeleme yeteneğinin ruhani algılamanızı tekrar kazanmanızda çok yardımcı bir araç olduğunu unutmayın. Bu alıştırmalardan herhangi bir size çok kolay gelirse, onları atlayabilir ve ihtiyaç duyduklarınıza geçebilirsiniz.
Başlamadan önce, dileyenler meditasyonlarına ve ritüel çalışmalarına rahatlatıcı bir banyo ile başlayabilirler. Bazı özel yağlarla doyurulmuş tuzların veya deniz tuzunun kullanıldığı bu banyolar saflaştırıcı bir etkiye sahiptir. Birçok insan banyodan önce duş alarak önce fiziksel olarak temizlenmeyi tercih eder. Bunun yerine bazı esneme veya küçük gevşeme çalışmaları da yapabilirsiniz. Başlangıçta fazla bir ilerleme kaydedemezseniz kaygılanmayın. Bu imgeleme alıştırmaları size unutulmuş bir düşünme ve algıma biçimini yeniden kazandırmak amacıyla tasarlanmıştır. Hayal etmek veya sanki oluyormuş gibi yapmak da yeter; aslında püf noktası da budur! Alıştırmaları yaparken yeteneklerinizin ilerlediğini fark edeceksiniz. Alıştırmaların sonunda ne kadar çok ayrıntı yakaladığınıza şaşırabilirsiniz. Bir günlük tutup deneyimlerinizi yazmanız tavsiye edilir. Aslına bakılırsa gelişmenizi hızlandırmanıza yardımcı olması için bütün majikal çalışmalarınızı kaydetmenizi hararetle tavsiye ederiz.
ALIŞTIRMA BİR – Zihinde Tek Bir İmge Tutmak
İlk adım zihninizde basit bir imgeyi tutabilmeyi öğrenmektir. Bu önemlidir; çünkü majikal uygulamada bir imgeyi zihninizde sürekli olarak tutmak, sizi onun temsil ettiği öze açar. Bu uygulama farkındalığınızı çalıştığınız imgenin sübtil enerjisine ve niteliğine açar. Sembole konmuş öz ve anlamla bir olmanızı kolaylaştırır. Basit bir sembolle başlayalım. Beyaz bir kağıt alıp üzerine küçük bir tabak büyüklüğünde oval bir şekil çizin. Kağıdı duvara yapıştırın. Bir metre kadar uzağa oturup ve çembere bakın. Gözlerinizi kapatın, birkaç saniye sonra zihninizde ters renklerde aynı şekil belirir. Alıştırma sizin için rahat ve kolay hale gelene dek birkaç gün tekrarlayın. Her hafta aşağıdaki şekillerden birini kullanın:
Kırmızı Üçgen
Gri-gümüşi Hilal
Sarımsı Kare
Yeşil Çember
Siyah zemin üzerinde beyaz hilal
ALIŞTIRMA İKİ – Zihninizde Daha Karmaşık Bir İmge Tutmak
İkinci adım daha karmaşık bir imgeyi görselleştirip zihninizde tutmayı öğrenmektir. Alıştırma birdeki adımları tekrarlayın, fakat bu sefer bilgisayardan alınmış veya elle yapılmış burçlara ve gezegenlere ait glifleri kullanın. Aşağıdaki sayfada gösterilen glifleri çizdiğiniz 19 kağıt yapın, semboller sayfanın yarısını kaplayacak büyüklükte olmalıdır. Standart beyaz ve siyah renkleri veya yeşil ve kırmızı, mavi ve turuncu, sarı ve mor gibi ters renkleri de kullanabilirsiniz. Her sembolle üçer dakikadan en az üç defa çalışın. Bunu bitirdikten sonra alıştırmayı çizimlerin yardımı kullanmadan tekrarlayın. Glifleri zihninizde net bir biçimde resmetmeye çalışın.
ALIŞTIRMA ÜÇ – Bir Mum Işığı İmgeleme-
Bir sonraki adım imgelemi hayal gücüne dayanan duyusal algılama alanına taşımaktır. Bunu mümkün olduğunca çok duygu koyarak yapmanız veya yaptığınızı düşünmeniz gerekiyor. İmgeleme alıştırması için mum kullanacaksınız. Daha önceki alıştırmalarda olduğu gibi bir tür gevşeme alıştırmasıyla başlayın ve önünüzde bir mum yakın. Mum alevine birkaç dakika boyunca bakın. Gözleriniz yorulana kadar kırpmadan bakın. Alev dışında hiçbir şey düşünmemeye çalışın. Kendinizi tümüyle aleve ve onun titremelerine dikkat kesilmeye bırakın. Şimdi gözlerinizi kapatın ve alevin imgesini zihninizde yakalamaya çalışın. İmgeyi zihninizde mümkün olduğunca sağlam bir şekilde tutmaya çalışın. İmgenin gerçeğe uygun olup olmadığını dert etmeyin. Bırakın istediği biçim ve büyüklükte olsun, siz imgeyi zihninizde tutun yeter. İmge solmaya başladığında veya zihinde tutması zorlaştığında önceki adımları tekrar edin. İmgeyi zihinde tutmaya çalışın, mümkün olduğunca gerçek kılın. Alev üzerine odaklanın ve tıpkı gerçek alevde olduğu gibi ona bakın. İmgenin bozulmamasına çalışın. Bu sizin imgeleme dayanıklılığınızı geliştirecektir. Bu alıştırmayı birkaç hafta boyunca size kolay gelene kadar yapın.
Alıştırma kolaylaştığında bir sonraki alıştırmaya geçme vakti gelmiştir. Zihninizde alev imgesini canlandırdıktan sonra onun boyutunu değiştirmeye çalışın. Önce büyütün, sonra küçültün. Sonra, alevin rengini farklı tonlara büründürün. Alevin sanki bir esinti vurmuş gibi dans etmesine izin verin. Dikkatinizi alevden mumun gövdesine çevirin. Mumun titrek ışık altında erimesini izleyin. Mumun rengini değiştirin. Zihninizde onu elinizden geldiğince canlı oluşturun. Serbestçe imgeleyin. İmgeliyormuş gibi yapın. Alıştırmanın bu aşamasını sizin için kolaylaşana kadar tekrar edin.
Şimdi imgelemenize duyusal unsurlar ekleyebilirsiniz. Zihninizde mum imgesini uyandırdıktan sonra mumun sevdiğiniz bir kokuyla, örneğin vanilya veya gül kokusuyla koktuğunu hayal edin. Kokuyu burun deliklerinizde elinizden geldiğince canlı bir biçimde hissetmeye çalışın. İyice gerçek hissedene kadar buna devam edin. Zihninizde parmaklarınızı mumun üstünden geçirin. Alevin ısısını hissedin. Alevle oynarken kokuyu almaya devam edin, mumu diğer özelliklerine de dikkat edin. Zihniniz dolaşmaya başlarsa tekrar imgeye dönün. İhtiyaç duyduğunuzda gözlerinizi açın ve mumla zihninizde yaptığınız şeyleri fiziksel olarak yapın. Sonra tekrar gözlerinizi kapatın ve imgeleminizde duyuları tekrar yakalayın. Bütün bunları eksiksiz yapabiliyormuş gibi yapmayı unutmayın.
ALIŞTIRMA DÖRT – Bütün Duyuları Kullanmak
Şimdi imgeleme alıştırmalarını bir sonraki aşamaya taşıyabiliriz. İmgelem düzeyinde görmeniz, hissetmeniz, işitmeniz, dokunmanız ve koklamanız gerekir. Sonraki birkaç hafta boyunca bu alıştırmaya devam edin. Majikal çalışmalarınızda ilerledikçe bu çalışmaya tekrar geri dönmek de isteyebilirsiniz. Gevşemiş bir halde aşağıdakilerden seçtiklerinizi imgeleyin:
tanıdığınız ya da yeni gördüğünüz birinin yüzü
bir gül veya sevdiğiniz bir çiçek
sürekli temas halinde olduğunuz tanıdığınız bir insanın sesi
kabından yemek yiyen bir kedi veya köpek
bütün eşyalarıyla birlikte evinizdeki bir oda
yumuşak bir elin dokunuşu veya yumuşak bir kürk hissi
bir kaşıntı
limonun veya en sevdiğiniz meyvenin tadı
açlık duygusu
bir gazetenin manşetini okumak
hazırlanan bir sandaviç
yüzmek veya koşmak
oyun oynayan çocuklar
teker teker elbiselerinizi çıkarmak
ALIŞTIRMA BEŞ – Açık Gözlerle İmgeleme
Bu alıştırmanın amacı size gözleriniz açıkken çeşitli renkleri görmeyi öğretmektir. Basit bir alıştırmadır, fakat ustalaşmak için pratik yapmanız gerekir. Tüm yapmanız gereken önünüzde yatay bir çizgi boyunca parmağınızla şu renklerde bir çizgi çizmenizdir: beyaz, gri, siyah, mavi, kırmızı, sarı, eşi, turuncu ve mor. Çizdiğiniz çizgi açık ve parlak bir renge sahip olmalıdır. Çizgiyi gözleriniz açıkken fiziksel ve zihinsel gözlerinizle aynı anda görmelisiniz. Hayal gücünüzü sonuna kadar kullanın. Çizgiyi önünüzde kaybolmadan en az 20 saniye tutun. Eğer görselleştirme yeteneği güçlü bir arkadaşınızla çalışırsanız, bu çok eğlenceli bir alıştırma olabilir. Renklere ve sırasına önceden karar veriniz. Karşınızdaki insan size rengini söylemeden gözlerinizin önünde bir çizgi çizsin. Bu kişinin seçilen rengi hayal ettiğinden emin olunuz. Düşünmeyin, aklınıza gelen rengi söyleyin. Eğer rengi doğru bildiyseniz ve yakın bir renk söylediyseniz hanenize 1 puan, bilemediyseniz 0 yazın. Sonra yer değiştirin ve arkadaşınızın başarısını test edin. Önceden karar vermiş olduğunuz tur sayısını bitirince kimin daha çok puan yaptığına bakınız. Kişiler havada çizgi çizmeden önce rengin adını bir kağıda yazabilirler. Bu teknikte başarı oranınız sizi şaşırtacaktır. Başlangıçta çok yüksek bir skor elde etmeseniz de % 70 başarı elde edene kadar çalışmaya devam edin.
İkinci adımda size bir mızrak ve beş köşeli yıldız gerekiyor. Nefes hayatın taşıyıcısıdır ve enerjinin bütün beden içinde hareketini sağlar. Nefesle kontrol edilebilecek iki tür enerji vardır: sıcak, yani şemsi (güneşsel), soğuk yani kameri (aysal). Nefes bedeni gevşetmek ve alternatif bilinç halleri yaratmak için de kullanılabilir. Gevşeme için nefesinize iyice hakim olmanız çok önemlidir. Bu stres, mücadele ve kasılmalar çağında, özellikle Batı dünyasında “hastalıkla” savaşacak silahlara sahip olmak önemlidir. Ne kadar gevşek ve rahat olursak, majikal enerjiye o kadar açık oluruz. Bu bölümde verilen nefes teknikleri uzun dönemli ruhani majikal gelişimde çok faydalı olacaktır. Bu teknikler Kameri Nefes, yani sadece sol burun nefesine dayanmaktadır. Kameri nefesin amacı bedeninizi gevşetmek ve sizi İlahi Işık’ın tesirlerine açmaktır. Bu alıştırmaların hepsi sizin için çok kolay hale gelene kadar tekrar edilmelidir. Bundan sonra ikinci adıma geçebilirsiniz. Nihai aşamaya gelmek birkaç yılınızı alabilir. Majiye başlamak için nihai aşamaya gelmeyi beklemeyin.
ALIŞTIRMA BİR – Kameri Nefes
Omurganız dik olarak bir sandalyede veya bağdaş kurarak yere oturun. Gözlerinizi kapatın ve düşüncelerinizi sakinleştirmeye çalışın. Yavaş ve derinden nefes alın. Dört saniye boyunca nefes alın, dört veya sekiz saniye boyunca nefesinizi tutun ve dört saniye nefes verin. Bu alıştırma yalnızca sol burun deliğini kullanıyor, sağ burun deliğinizi bir şekilde kapatın. Nefes alırken içinizden Toren veya Kadeş veya benzeri bir Işık ismini titreştirin. Yirmi kez tekrarlayın. Daha fazla veya daha az yapmayın. Bu alıştırmayı en az on hafta boyunca yapın.
ALIŞTIRMA İKİ – Uzun Kameri Nefes
Bu alıştırma bir öncekiyle aynıdır, tek fark süresindedir. Yedi saniye boyunca nefes alın, on saniye tutun, yedi saniyede verin. Bu alıştırmanın yapılması gereken süre on ile yirmi hafta arasındadır. Bu nefes süreleri size zor gelirse önceki alıştırmayı biraz daha yapın.
ALIŞTIRMA ÜÇ- Daha Uzun Kameri Nefes
Süre bu alıştırmada biraz daha uzundur. On saniye süresince nefes alacak, yirmi saniye tutacak ve yirmi saniyede vereceksiniz. Bu alıştırma on yirmi hafta tekrarlanmalıdır. Bu noktada içsel duyumsal farkındalığınızda ve duyarlılığınızda bir artışa tanık olabilirsiniz. Bu alıştırma size zor gelirse önceki alıştırmaya dönün.
ALIŞTIRMA DÖRT – Nihai Kameri Nefes
Bu aşama makromozmik deneyimler için en önemli olan ve en zor aşamalardan biridir. Nefes almanızı yirmi saniyeye, tutmanızı yirmi saniyeye, nefes vermeyi yirmi saniyeye uzatmaya çalışın. Bu aşamaya ulaşmak için aylarca hatta yıllarca çalışmanız gerekebilir. Nefes sayılarını unutabileceğiniz için başlangıçta yalnızca yaklaşık zamanlar uygulayın. Zamanla nefesinizin daha kolaylaşıp doğallaştığına tanık olacaksınız; bu gevşemiş ruh hali zihni ruhani Işık veya istenilen amaç üzerinde düşünmede serbest bırakın. Bu alıştırma en az bir yıl süreyle yapılmalıdır.
Bu aşamaya geldiğiniz vakit net, ruhani bir neşe hissedeceksiniz. Nefes eğitiminde iki üç yıldır çalışıyor olacaksınız. Nefesinizi otomatik bir tepkiden ruhani bir deneyim ve duyum haline dönüştürmüş olacaksınız. Bu neşe, heyecan ve mutluluk yaratır; sanki hayata yeniden başlamış gibi olursunuz. Sürekli uygulama sizi derin bir huzurun içinde tutacaktır. Dikkat edilmesi gerekir ki nefesi yirmi saniyeden fazla tutmaya gerek yoktur ve yirmi saniyeyi sadece kendinizi bu süreyle rahat hissettiğiniz zaman yapmalısınız. Yoksa fiziksel bedeninizi ve ciğerlerinizi yorarsınız. Bir alıştırmayı uzatmak deneyiminizi belli bir düzeyin üstüne çıkarmayacaktır, bu yüzden alıştırmayı gün içinde bulduğunuz her boş zamanda uygulayın.
Gevşemeye yardımcı olabilecek başka bir yöntem rehber eşliğinde beden gevşetmedir. Sesinizi CD’ye kaydedip dinleyebilirsiniz. Alıştırma sırasında başka birinin rehberliğinden de faydalanabilirsiniz. Sizin için en yararlı yöntemi seçin ve onu kulanı. Metin biraz tekrar içermektedir, fakat bu sadece sesli okunmasını kolaylaştırmak için yapılmıştır.
BİRİNCİ YÖNTEM
Nefes: Üçe kadar sayarak nefes al: bir, iki, üç. Nefesini üçe kadar tut. Üçe kadar sayarak nefes ver.
Yordam: Nefesi değişmez bir ritimde tutun. Gündelik hayatınızın bütün streslerinin nefesle birlikte gitmesine izin verin. Sol ayak başparmağı üzerine odaklanın. Sol ayak başparmağınızı kasın. Bırakın. Sol ayak tabanıza odaklanın. Sol ayak tabanınızı kasın. Bırakın. Sol ayak bileğinize odaklanın. Sol ayak bileğinizi kasın. Bırakın. Sol diziniz üzerine odaklanın. Sol dizinizi kasın. Bırakın. Sol uyluğunuza odaklanın. Sol uyluğunuzu kasın. Bırakın. Sağ ayak başparmağınıza odaklanın. Sağ ayak başparmağınızı kasın. Bırakın. Sağ ayak tabanınıza odaklanın. Sağ ayak tabanınızı kasın. Bırakın. Sağ ayak bileğinize odaklanın. Sağ ayak bileğinizi kasın. Bırakın. Sağ dizinize odaklanın. Sağ dizinizi kasın. Bırakın. Sağ uyluğunuza odaklanın. Sağ uyluğunuzu kasın. Bırakın. Kalçalarınıza odaklanın. Kalçalarınızı kasın. Bırakın. Belinize kısmınıza odaklanın. Bel kısmınızı kasın. Bırakın. Karnınızın alt kısmına odaklanın. Karnınızın alt kısmını kasın. Bırakın. Diyaframınıza odaklanın. Diyaframınızı kasın. Bırakın. Göğsünüze odaklanın. Göğsünüzü kasın. Bırakın. Sol omzunuza odaklanın. Sol omzunuzu kasın. Bırakın. Sol dirseğinize odaklanın. Sol dirseğinizi kasın. Bırakın. Sol bileğinize odaklanın. Sol bileğinizi kasın. Bırakın. Sol avucunuza odaklanın. Sol avucunuzu kasın. Bırakın. Sol elinizin parmaklarına odaklanın. Sol elinizin parmaklarını kasın. Bırakın. Sağ omzunuza odaklanın. Sağ omzunuzu kasın. Bırakın. Sağ dirseğinize odaklanın. Sağ dirseğinizi kasın. Bırakın. Sağ bileğinize odaklanın. Sağ bileğinizi kasın. Bırakın. Sağ avucunuza odaklanın. Sağ avucunuzu kasın. Bırakın. Sağ parmaklarınıza odaklanın. Sağ parmaklarınızı kasın. Bırakın. Boynunuza odaklanın. Boynunuzu ve gırtlağınızı kasın. Bırakın. Başınızın arkasına odaklanın. Başınızın arkasını kasın. Bırakın. Kaşlarınıza ve gözlerinize odaklanın. Kaşlarınızı ve gözlerinizi kasın. Bırakın. Bedeninizdeki stresin sizi terk ettiğini hissedin. Kendinizi daha derin bir gevşeme durumuna geçerken düşleyin. Tekrarlayın: Çok gevşemiş ve sakinim.
Yukarıdakileri yaparken nefesinizin bir sonraki adıma hazır olup olmadığınızı size bildirmesine izin verin. Örneğin sağ ayak bileğinize odaklanırken nefes alıyorsanız, dikkatinizi üçe kadar saymaya verin. Sonra nefesinizi üçe kadar tutarken bileğinizi kasın. Üçe kadar sayıp nefesinizi bırakırken kası da gevşetin.
İKİNCİ YÖNTEM
Nefes: Üçe kadar sayarak nefes al: bir, iki, üç. Nefesini üçe kadar tut. Üçe kadar sayarak ver. Bu çalışmada nefesi saymak o kadar önemli olmasa da, aynı ritmi korumak çok önemlidir.
Yordam: Ayaklarınızı çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Ayaklarınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Ayaklarınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Altın sıcak ışığın bacaklarınızın alt kısmını kapladığını imgeleyin. Baldırlarınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Baldırlarınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Altın sıcak ışığın uyluklarınızı kapladığını imgeleyin. Uyluklarınızın çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Bacağınızın üst kısmı bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Buranın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Kalçalarınız ile belinizin çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını imgeleyin. Kalçalarınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Kalçalarınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Altın sıcak ışığın karın kısmınızı kapladığını imgeleyin. Karnınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Karın kısmınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Belinizin alt kısmının çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Belinizin alt kısmı bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Belinizin gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Diyaframınızın çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Diyaframınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Diyaframınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Göğsünüz ve belinizin üst kısmı çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Göğsünüz ve belinizin üst kısmı bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Göğsünüzün ve belinizin üst kısmının gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Omuzlarınızı çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Omuzlarınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Omuzlarınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Kollarınızı ve ellerinizi çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Kollarınız ve elleriniz bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Kollarınız ve ellerinizin gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.” Boynunuzun ve başınızı çok güzel, sıcak, altın renginde ışıktan bir topun sarmaladığını düşünün. Boynunuz ve başınız bu ışığın içinde tıpkı su kabarcıkları çıkan ılık bir jakuzinin içindeymiş gibi hissediyor. Boynunuz ve başınızın gevşediğini, serinleştiğini hissedin, şimdiye kadar hiç bu kadar gevşemiş, bu kadar iyi hissetmemişlerdi. Birkaç kere içinizden tekrarlayın: “Çok gevşemiş ve sakinim. Daha da gevşemiş bir ruh haline giriyorum.
KAYNAKLAR
1. Al-Ghalani, Muhammed (Vefat. M.S. 1740) al-Der al-Mantzoom wa Kbilasat al-Sir al-Maktoom fi Al-Sibr wa al-Talasem wa al-Nojoom. Al-Maktaba al-Tahqafia, Beyut Lübnan, 1992.
2. Al-Marzuki, Ali Ebu Hay Allah. al-Jawaber al-Lama’a fi Isthadbar Muluk al-Jinn fi al-Waget wa al-Sa’a. Maktabat Iqbal Haj İbrahim. Siragh. Bantan: 1962
3. Al-Toukhi, A’adu al-Fatah. al-Bidaya wa al-Nihayah fi A’aloom al Haref wa al-Awfag wa al-Arsad al Roubani. Al Maktabah al Thaqafiah. Beyrut, Lübnan. 1991.
4. Al-Toukhi, A’adu al-Fatah. Mudhish al-Albab fi Esrar el-Haroof wa A’ajab al-Hissab. al-Maktabah al-Thapafiah. Beyrut, Lübnan: 1991.